Mustafa Bozbey, Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturduğu günden bu yana sürekli birtakım hatalara imza atıyor.
Öyle ki Bozbey’in idari hataları, ‘Bursa yönetilemiyor’ tezimin ispatı olarak ortada duruyor!
Zaten kendisi de hata ve yanlışlarını kabul ediyor ve hatta ‘yanlış yaptıysak dönmesini de biliriz’ diyor…
Aslında hata ve yanlışları kabul etmek bir olgunluk emaresi sayılsa da Bozbey’de daha çok Turgay Erdem’in ona yönelik kullandığı ‘siyasi ergen’ sözünden mülhem ‘yönetsel ergenlik’ gibi duruyor…
Neden?
Çünkü hatalar birbirini tekrarlıyor, konuları farklı olsa da yanlışların yöntem veya bir başka deyişle metodu benzer.
Bu noktayı derinleştirip ‘Bozbey’in yönetim tarzını değiştirmesi gerekiyor’ çıkarımına varmak otoyol rahatlığıyla mümkün…
Fakat Bursa, artık bu gündelik yönetim salvolarıyla idare edilemeyecek bir evrede bulunuyor.
Taktik hamlelerde kendi tekrarlayan başarısızlık temelde strateji yoksunluğunu açık ediyor. Sözde strateji gibi pazarlana plan ve projelerin de primitif bir tezgâhtan ibaret olduğu herkesçe biliniyor.
Bu bağlamda Yıldırım Belediyesi ve Bursa Belediyeler Birliği Başkanı Oktay Yılmaz, boşu boşuna ‘Bursa’nın kaybedecek zamanı yok’ demiyor…
Oysa Mart 2024’ten bugüne geçen sürede gördük ki Bozbey idaresinde Bursa’nın ömrü giderek tükeniyor…
***
Bozbey, kendisinin yönetim tarzına dair ‘bilimsellik, akılcılık, modernite’ demagojisi yapsa da pratik gerçeklik ‘rantsallık, keyfilik, zafiyet’ olarak tezahür ediyor.
Bu haliyle de Bozbey, her açıklamasında ‘şeffaf ve eleştiriye açık olduğunu’ ifade ediyor.
Eleştiriye açık olmasa ne fark eder ki? Hakikate sadakatle bağlı olanlar açısından hakkaniyetli eleştiriye ne engel olabilir?
Şeffaflığa gelince Bozbey iddiasında samimiyse şu soruya yanıt vermesi gerek: Bursa Büyükşehir Belediyesi neden doğrudan temin ilanlarını gizlemeye başladı?
Evet, yasa ‘doğrudan temin ilanlarını yayınlayıp yayınlamamayı ilgili idarenin inisiyatifine bırakıyor’ haliyle yayınlamamasında kanuni bir eksik yok.
Lakin şeffaflıktan dem vuran yönetim, önce ilanları yayınlarken sonra neden gizler sormayalım mı?
Kaldı ki bakın, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nde 2024 yılına ilişkin Sayıştay Denetim Raporu ne diyor?
Sayıştay’ın Ekim 2025 tarihinde yayınladığı raporundaki sayısız bulgudan ikisi şöyle:
- Bazı Alımların Kısımlara Bölünerek Doğrudan Teminle Gerçekleştirilmesi
- Doğrudan Teminle Yapılan ve Belli Süreyi Gerektiren İşlerde Sözleşme Yapılmaması
Görsellerde bulguya konu örnekleri görebilirsiniz…
***
Nihayetinde Bozbey’in eleştiriye açık olmaya soylu bir anlam yükleme çabasına bakınca neden bu kadar hata yaptığı anlaşılıyor.
Bozbey, hatalar yapıyor çünkü eleştirilmeyi seviyor. Sırf eleştirilsin diye yaptığı hatalar olduğuna bahisler açılabilir!
Mesela eski belediye başkanlarına makam aracı ve şoför tahsisi gibi… Baştan sona alakasız bir adım ama birkaç gündür kentin ana gündemi…
Kişisel PR’ı açısından ‘iyi veya kötü’ fark etmez gündemde olmayı, konuşulmayı ve algı yönetmeyi ontolojik bir besin kaynağı olarak görüyor.
Her şekilde manşetlerde olmaktan başarı motivasyonu devşiren içsel yönelim yaygın tutumdur…
Esasında psikologların, patolojik olarak incelediği ve tartışmalara konu ettiği çok sayıda örnek vaka hepimizce biliniyor.
Ancak bildiğimiz bir gerçek de şu ki kentler, egosantrik hezeyanlar ile yönetilemez…
***
Bana kalırsa Mustafa Bozbey, iyi bir hatip olmadığı için bunları ifade edemese de biliyor. Fakat sorun bunlardan önce gerçekten bilmesi gerekenleri bilmiyor.
Dün, medyacılarla bir araya geldiği ‘davetiyeli’ temaşada Bozbey, hayretle duyup kulaklarımıza inanamadığımız için tekrar dinlediğimiz bir itirafta bulundu:
“Kendi köyüm Özlüce’nin atık suyunun Ayvalı Dere’ye aktığını bundan daha iki ay önce öğrendim ben! Ve donup kaldım.”
Gerçekten bu sözleri duyunca ben de donup kaldım. Bu kadar da olmaz. ‘Belediye başkanlığı yapmak bu kadar kolay mı?’ diye sordum kendi kendime…
1999 yılından 2019 yılına kadar geçen 20 yılda Nilüfer Belediye Başkanlığı yapan Bozbey, acaba yönettiği ilçeye dair başka neleri bilmiyor?
Nilüfer Deresi’nin kirliliği için sonuçlarını kamuoyunun bilmediği bir kampanya yapan Bozbey, 20 yıl hiç mi Ayvalı Dere’nin kenarından geçmemiş acaba?
Okuyan ve düşünen Bursalılara saygıyla
