Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) teşkilatları açısından hafta sonu yoğun geçti.
Cumartesi günü, ‘Asırlık Birlik, Sonsuz Kardeşlik’ temasıyla düzenlenen ‘Terörsüz Türkiye İçin Millî Birlik ve Dayanışma Buluşmaları’nın beşincisi Eskişehir’de gerçekleştirildi.
MHP Eskişehir İl Başkanlığı’nın ev sahipliğindeki programa Afyonkarahisar, Balıkesir, Bilecik, Bolu, Bursa, Konya, Kütahya ve Yalovail ve ilçe teşkilatları katılım sağladı.
Eskişehir Vehbi Koç Kongre Merkezi’ndeki salon, tertiplenen buluşma için küçük kaldı. Salonu dolduranların iki katı dışarıda kaldı…
MHP Lider Devlet Bahçeli’nin talimatıyla organize edilen bölge toplantısının Bursa yerine Eskişehir’de olması yadırgansa da teşkilatların ilgisi yüksekti.
MHP Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman’ın başkanlığını yaptığı divan, MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, MHP MYK üyesi ve Genel Başkan Başdanışmanı Esma Özdaşlı ile MHP Genel Başkan Başdanışmanı Muhammed Hanifi Macit’ten oluştu.
Muhammet Tekin Başkanlığındaki MHP İl teşkilatı, salondaki kalabalığın hatırı sayılır bölümünü oluşturuyordu…
Buluşmada Cumhur İttifakı’nın Eskişehirli temsilcileri de yer aldı: AK Parti Milletvekili Nebi Hatipoğlu, AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak ve AK Parti İl Kadın Kolları Başkanı Feriha Ertorun…
Ülkü Ocakları da KAÇEPmensupları daTürkiye Kamu-Sen temsilcileri de TÜRKAVüyesi hukukçular da oradaydı…
Gaziler ve şehit yakınları, muhtarlar ve sivil toplum temsilcileri toplantıya icabet etmişti…
Bursa’dan BESOB, MUŞSİAD ve BİLDEFBaşkan ve yöneticileri de buluşmadaydı…
***
MHP Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, ‘Terörsüz Türkiye’ hedefi bağlamında salona hitapta bulundu.
Mezkûr hedefe dair kafalardaki soru işaretlerine yanıt üreten ve manipülasyon sislerini dağıtıp endişeleri teskin eden açıklamalarında Büyükataman, dikkat çeken mesajlar verdi.
Özellikle kamuoyunda ‘Terörsüz Türkiye’ hedefine muarız kesimlerin istismarına konu olan ‘kurucu önder’ ifadesine ilişkin değerlendirmeleri öne çıkan Büyükataman’ın şu sözleri akıllarda yer etti:
“Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı şehitlerimizin aziz hatıralarını ve kahraman gazilerimizi incitecek, üzecek hiçbir yanlışın içinde bulunmamıştır.
Hiç şüphe yok ki; sahada teröre karşı verilen mücadelenin galibi kahraman güvenlik güçlerimizdir.
Terörle mücadelede şanlı tarihimize adlarını gururla yazdıran kahramanlarımız her zaman başımızın tacıdır ve hep öyle kalacaktır.
Terörsüz Türkiye hedefimize iftiralarla, karalama kampanyalarıyla saldıranların söylemleri adeta terör devleti İsrail’in kirli emellerine hizmet etmektedir.
Sayın Genel Başkanımız neyi ne için söylediğini gayet iyi bilmektedir.
Terörist başı Öcalan’ın terör örgütünün KCK Sözleşmesi olarak adlandırdığı belgede kendisine verilen ‘kurucu önder’ yetkisi çerçevesinde aldığı fesih kararı ve silah bırakma çağrısı örgütün tüm unsurları üzerinde geçerlidir.
Burada terör örgütü mensuplarına ‘Kurucu önder dediğiniz şahsın kararına uyun’ mesajı verilmektedir.
Genel Başkanımızın yaptığı vurgu bundan başka bir şey değildir.
Terör örgütü elebaşını, Cumhuriyetimizin kurucu önderi Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile kıyaslama gafletine düşen, meseleyi çarpıtarak Partimize ve Liderimize saldıranlar büyük bir hadsizlik ve akıl tutulması içerisindedir.
Şükürler olsun ki; bu tarihi meselede muhalefetin sorumsuz siyaset anlayışı ve sözde milliyetçilerin kara propagandaları aziz milletimizde bir karşılık bulmamıştır.
Büyük Türk milleti, Liderimiz Devlet Bahçeli’yi gayet iyi anlamış, bin yıllık kardeşliğimizi ve Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet yaşatmak için kenetlenmiştir.
Milliyetçi Hareket Partisi her zaman teröre karşı en net, en kararlı duruşu sergileyen parti olmuştur ve bugünde terörü kökünden bitirme hedefiyle yürümektedir.
Terörsüz Türkiye siyaset üstü bir meseledir.
Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin de ifade ettiği gibi; ‘Terörsüz Türkiye; refah, güven ve huzur dolu bir geleceğin kulvarı, milli birlik ve dayanışmanın mutlak ve mütemadi kuvvesidir.’
Terörsüz Türkiye bir teslimiyet politikası, bir müzakere ya da çözüm süreci değildir.
Bu hedefi geçmişteki çözüm sürecinden ayıran önemli noktalardan biri; toplumsal mutabakatın adresi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin devrede olması ve Türk milletinin kendi sorunlarının, bütün temsil odaklarıyla kendisi tarafından ve kendisine göre çözülecek olmasıdır.
Bu süreç, Türk milliyetçiliğinin temel ilke ve hedefleriyle uyumlu bir stratejinin ürünüdür.
Anayasamızın ilk 4 maddesinden, Türklük tanımından, Türk devletinin egemenliğinden ve Türk milletinin haklarından asla taviz yoktur.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin varlığı bunun teminatıdır.
Unutulmasın ki; Milliyetçi Hareket Partisi’nin çizgisi nettir, ilkeleri berraktır, ülküsü büyük, ahlaki ve siyasi müktesebatı çelik gibidir ve bunlar değişmemiştir.”
***
Şüphesiz bu ifadeler, ‘Terörsüz Türkiye’ hedefine dair taahhüt niteliğinde bağlayıcıdır.
Bu açık ve net ifadelere rağmen şüphe ve şaibe üretmek, Türklüğün yüksek özgüveni, cesareti ve karakteri ile bağdaşmayacakölçüde düşüklüktür!
Elbette Türk için ‘kurucu’ ve ‘önder’ ifadesinin karşılığı bellidir!
Türk’ün hafızasında, devlet kurma iradesini temsil edenbir bayrak gibi dalgalanan bu ifadenin üstündeki mühürde yazan isim Mustafa Kemal Atatürk’tür!
Haliyle bizim için o ifadenin yankılandığı dağ, Çanakkale, Sakarya, Dumlupınar’dadır!
Terör elebaşı hakkında bu ifadenin kullanılması, biliyoruz ki bir nitelendirme, tanımlama veya taltif asla değil örgütsel gerçekliğine belge düzeyinde bir atıftır!
***
MHP teşkilatları, pazar günü de Söğüt’teydi…
Bilecik’te düzenlenen ‘744’üncü Söğüt Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Şenlikleri’ coşkuyla gerçekleştirildi.
MHP Genel Sekreteri ve Bursa Milletvekili İsmet Büyükataman, şenliklerdeki konuşmasında şunları söyledi:
“İnanıyoruz ki; Türk ve Türkiye Yüzyılı’nda, Terörsüz Türkiye hedefine ulaştığımızda yalnızca kendi milletimize değil, coğrafyamıza da barış ve kardeşlik nefesi yayılacaktır.
Bölgemizdeki mazlumlar Türkiye’nin kararlı duruşuyla yeniden huzura kavuşacaktır.
Türk milleti beklenendir, özlenendir, adaletin timsalidir.
Tarihin ilerleyişine yön verecek irade ve ruh, bugün Türkiye Cumhuriyeti’nde ve bu meydanda fetih ruhu ile bir araya gelen aziz Türk milletindedir.
Atalarımızdan devraldığımız kutlu sancak Türk milletinin ellerinde en yükseğe dikilecektir.
Biz Türk milleti olarak bir, beraber ve kardeş oldukça; Türk ve Türkiye Yüzyılı’nın önünde Allah’ın izniyle hiçbir güç duramayacaktır.
Türk ve Türkiye Yüzyılı, cihana adaleti, barışı, hoşgörüyü ve nizamı öğreten şanlı ceddimizin ruhu ile açılmıştır.
Terörsüz Türkiye stratejisiyle birlikte, Türkiye bölgesinde Lider Ülke konumuna gelecek, Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerine mutlaka ulaşacaktır.
Söğüt ruhu, Cumhuriyetimizin sarsılmaz iradesiyle birleşmiştir.
Mazlumların duası, şehitlerin emaneti, ecdadımızın kutlu mirası ile Türk milleti yeni bir dirilişe yürümektedir.
Söğüt’te yanan meşale sönmeyecek, Türk’ün sancağı ebediyen dalgalanacaktır.”
***
Söğüt’te 40 atlı ve 400 çadırla kurulduktan 27 sene sonra 38 bin süvariyle Bursa’yı fetheden Türk’ün devlet kurma iradesinin temsilci önderlere ve yiğitlere saygıyla…
