Emeklilik; “Hayat boyu büyük maliyetlerle katlanılan fedakârlığın ihtiyarlıkta sefasını sürme sanatıdır.”
Emeklilik hakkının elde edilmesi, insanlar için, herhangi bir sebeple çalışamaz duruma geldiğinde, kimseye muhtaç olmadan onurlu bir şekilde yaşamaya devam edebilme maliyetini karşılamasıdır.
***
Halk arasında yıpranma olarak bilinen fiilî hizmet süresi zammı, ilave prim ve gün kazanılması veya yaştan indirim elde edilmesinde emeklilikte büyük avantaj sağlamaktadır. Yapılan iş ve mesleğin riskleri ve yıpratıcılığı sebebiyle bazı işlerde çalışanlar için emeklilik bakımından yıpranma hakkı uygulanmaktadır. Vatandaşlarımızın bu hususu bilmesi menfaatlerine olacaktır.
***
SGK uygulamasında, yıpratıcı işlerde çalışanların hem primleri artırılarak hem de yaş düşürülerek emeklilikte avantajlı olmaları ve diğer çalışanlara göre daha erken emeklilik hakkı elde etmeleri söz konusudur. Son olarak sağlık çalışanlarına verilen yıpranma hakkı ile birlikte hâlihazırda yıpranma kapsamında olan iş yeri/işler sayısı 20’yi aşmıştır.
Diğer yandan, SGK öncesi dönemde SSK (4/1-a) ve Emekli Sandığı (4/1-c) kapsamında sigortalı çalışanlara yönelik çok sayıda farklı yıpranma uygulaması hayata geçirilmiştir.
***
Bu kapsamda, “yıpranma” meselesi sosyal güvenlik uygulamalarının en karmaşık konularından birini teşkil etmekte olup, sonuçları itibarıyla dezavantajlı çalışma hayatı olan vatandaşlarımıza kolaylık sağlamaktadır. Birçok vatandaşımız kademe düzenlemesi beklemekte, ayrıca yasal düzenleme yapıldığında yıpranmanın avantaj sağlayıp sağlamadığını merak etmekte ve bu konuda gerekli bilgilere ulaşma gayreti içindedir.
***
Genel olarak, emeklilikte kademe bekleyenlerin tamamı mevcut düzenlemede normal şartlarla; kadınlar 58, erkekler ise 60 yaşına tabidir. Memur ve Bağ-Kur’lulardan kademe bekleyen kadın ve erkekler 25 yıl yani 9000 gün prim şartına, SSK’lı kademe bekleyen kadın ve erkekler ise 7000 gün prim şartına tabidir.
***
Buna göre, SGK (5510 s.) Kanunu’nda sigortalılık süresine ilave yapılmasına ilişkin herhangi bir hüküm bulunmamakla birlikte, bu kanunun yürürlük tarihinden önce mülga kanunlara göre hak kazanılan;
Mülga 506 sayılı Kanunun ek 5. maddesi kapsamındaki itibari hizmet süreleri, 5510 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar Emekli Sandığı Kanunun mülga 32. maddesine göre verilen fiilî hizmet süresi zamları, sigortalılık süresine ilave edilmektedir.
***
Eski SSK (506 s.) Kanunun ek 5. maddesinde sayılan itibari hizmet süresi kapsamında yer alıp, SGK (5510 s.) Kanunun 40. maddesinde sayılmayan işlerde, kanunun yürürlük tarihinden önce geçen çalışma sürelerinin itibari hizmet süresi olarak değerlendirilmesinde 3600 gün prim ödeme şartı aranmamaktadır. Bu itibari hizmet süreleri aylığa hak kazanma şartlarında dikkate alınmaktadır.