Bugün Kurtuluş Savaşı’nın önderi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu ve ilk Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 87’nci yıl dönümü.

⁠ A T A T Ü R K’ Ü A N L A M A K B İ R V E F A B O R C U D U R! 4

Ne yazık ki Atatürk’ü sadece 10 Kasım’da anmak gibi bir yanlışın içindeyiz. Hani 11 ay vur patlasın çal oynasın ile gününü gün edenlerin Ramazan ayında İslam’ı hatırlamaları gibi.

10 Kasım…Yalnızca bir takvim yaprağı değil; bir milletin kalbinde bıraktığı iz, bir önderin ardından duyulan en derin saygının günüdür aslında.

⁠ A T A T Ü R K’ Ü A N L A M A K B İ R V E F A B O R C U D U R! 2

Atatürk’ü anmak, sadece hatırlamak değildir; onun ilke ve ideallerini yaşatmak, çağdaşlığa, bilime, insanlığa ve Cumhuriyete sahip çıkmaktır. O, bize yalnızca bir vatan değil; özgürlüğü, bağımsızlığı ve onurla başı dik durmayı miras bıraktı.

Dilimizde ise hep, “Bizler de bugün ve her gün bu mirasın bekçileriyiz” deriz. Deriz de acaba o mirasa sahip çıkabiliyor muyuz? İşte orası çok su götürür ve tartışılır.

Bana göre Atatürk, Türkiye’nin bugünkü halini görse kahrından bir değil bin kez ölürdü. Bu noktada 2. ⁠Dünya Savaşı gazisi 100 yaşında olan İngiliz William Pekrul’un sözleri aklıma geldi.

Pekrul, “Yüzlerce arkadaşım bu ülke için hayatlarını verdi. Üzgünüm ancak bugün görüyorum ki, onların fedakarlıkları bugünün İngiltere’sine değmezmiş…” demiş. Haklı değiller mi?

⁠ A T A T Ü R K’ Ü A N L A M A K B İ R V E F A B O R C U D U R! 1

Okulların tatil olması nedeniyle anma törenlerinin yapılamayacak olmasından dolayı yaşanan sığ tartışmaları bir kenara bırakmalıyız.

İstense her okul bal gibi de anma programı yapabilir. Nasıl bu önemli gün Pazar’a denk geldiğinde yapılıyorsa öyle olduğu gibi. Lakin niyet çok önemli.

Biz özellikle genç nesillerin Atatürk’ün yaptıklarının bilincine sahip yetişmesine ağırlık vermeliyiz. Öyle göstermelik yılda bir gün anma törenleri ile değil.

Milli değerlerimize bağlı, çağdaş ve ilerici bir Türkiye’nin temellerinin güçlenmesi adına bu son derece önemlidir. Atatürk’ü anarken, onu anlamanın ve Cumhuriyet’in ilkelerini geleceğe taşımanın önemi büyüktür.

⁠ A T A T Ü R K’ Ü A N L A M A K B İ R V E F A B O R C U D U R!

Atatürk, "Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir" sözüyle her şeyi çok net bir şekilde anlatmıştı.

Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk, “Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır; fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır” sözüyle, mirasının sadece bir şahıstan ibaret olmadığını, Cumhuriyet ile birlikte yaşatılacak bir ideal olduğunu vurgulamıştır. 10 Kasım, bizlere hem bu mirası hatırlatır hem de Türkiye’nin aydınlık geleceği için hep birlikte omuz omuza olmamız gerektiğini gösterir.

10 Kasım bir matem günü değildir. Bu tarih Atatürk’ün devrimlerini, fikirlerini ve değerlerini yeniden hatırlama ve hatırlatma günüdür. Onu bir fikir insanı olarak anmak; yalnızca geçmişe bakmak değil, aynı zamanda geleceğe yön verebilmeyi de öğrenmek demektir.

Onu yalnızca bir lider ya da acı kaybımız olarak anmaktan daha öte Atatürk’ü anmak, sadece bir insanı hatırlamak değil; bize bıraktığı düşünceyi, değerleri ve özeni yeniden hissetmektir.

Her 10 Kasım, sadece geçmişe bir saygı duruşu değil, her bireyin kendi içindeki özgürlüğü ve iradeyi bulması için bir hatırlatmadır. Atatürk’ün bıraktığı bu iz, zamanla silinmeyen, aksine daha da derinleşen bir izdir.

Şimdi Atatürk’ü ölümünün 87’nci yıl dönümünde rahmet ve minnetle anarken günün önemini bir başka bakış açısıyla değerlendirmek istiyorum.

Yazımın başında değindiğim gibi bu tür önemli günlerde yılda bir kez hatırlamak sadece o günü geçiştirmek gibi geliyor bana. Oysaki bu tür konuları çok içselleştirebiliriz.

Örneğin Atatürk’ün ölüm yıldönümünde de tıpkı kandil günlerinde olduğu gibi mevlitler düzenlenebilmeli. Nasıl ebeveynlerimiz ve sevdiklerimiz için o gece dualar edip anıyorsak bugünde böyle olmalı.

Eğer bunu başarabilirsek; bu her kaybettiğimiz yakınımızla Atatürk'ün kaybını bir kez daha hatırlamak anlamına gelecektir. Ölmüşlerimizi dua ile yad etmek en hayırlı anmalardan biri olacaktır.

⁠ A T A T Ü R K’ Ü A N L A M A K B İ R V E F A B O R C U D U R! 3

Bu anma, yalnızca geçmişe dönük bir yas olmayacaktır. Tam aksine bir vefa borcunu ödemektir. Minnetle, özlemle... Ruhu şad olsun.