Bugün cuma yazısı önemli bir konu olan KALDIRIM işgallerini ele almak istedim. Keşke Antalya Müftülüğü bu konuda bir hutbe hazırlasa da camilerde okunsa!

Evet, KALDIRIMLAR kayıtsız, şartsız, amasız, fakatsız yayalara aittir. Buraları halkın kullanımına açık tutma görevi ise BELEDİYELERİNDİR!

Hal böyleyken şehrimizde kaldırımlar yayaların kullanımı dışında birçok amaçla kullanıldığı kesin ve nettir. KALDIRIM kullanımı şehrin medeniyet seviyesini gösterir.

Kaldırımların bu kadar gündemde olduğu ve tartışıldığı başka bir şehir var mı? Son günlerde, Antalya’da yaşayan 7’den 70’e herkesin şikayetçi olduğu konuların başındadır KALDIRIMLAR!

Hakikaten kimin bu kaldırımlar? Kaldırımlar kimin için yapılır? Sözlükler; “Kaldırım, sokaklarda ve caddelerde yayaların rahat ve güvenli hareket etmesi için ayrılmış yoldur” diyor.

Ya biz de? KALDIRIMLAR yayadan çok esnafın, motosikletlinin! Üç metrekare dükkân önünde masa sandalye. 5 metrekare lokanta önünde masa sandalye. 10 metrekare dükkân önünde kıyafet askıları! Eksiği var fazlası yok.

Benim bildiğim ve kanunların söylediği KALDIRIMLAR YAYALARIN. Kaldırım ne taşıtlara aittir ne de gerçek ne de tüzel kişilere. Kimse kusura bakmasın ama KALDIRIM kenarında evi ve dükkânı bulunanların mülk sahibi olarak üzerinde hiçbir hakları yoktur.

Dünya kenti diye böbürlendiğimiz Antalya’da, kaldırımlarda yürümek sadece engelliler değil, tüm yayalar için MİLLİ MÜCADELE alanına dönüşmüş durumda.

Tabi bu durum karşısında maalesef bu şehri yönetenler ne hikmetse hem KÖR hem SAĞIR gibiydi! Taa ki Kepez Belediyesi’nin bu ayın ilk haftasında Mehmet Akif Caddesi’nde yaptığı çalışmaya kadar.

Kepez Belediyesi Zabıta ekipleri örnek olacak bir çalışmaya imza atmış ve kaldırımları esnafın koyduğu malzemelerden temizlemişti. Sonuç birkaç gün vatandaş yani yayalar rahat nefes almıştı.

Ardından önceki gün Antalya Büyükşehir Belediye Zabıta ekipleri de bu minvalde Kapalı Yol olarak bilinen Kazım Özalp Caddesi’nde denetim yapmış. Kimi malzemeler kaldırtılmış, kimine ekipler el koymuş, kimi esnafa da süre verilip uyarılmış.

UKOME kararı doğrultusunda Kapalı Yol’da araç geçişine 00.00–09.00 saatleri dışında izin verilmediği için araç giriş ve çıkışı yapanlar uyarılmış. Bazılarına da ceza yazılmış.

Antalya Büyükşehir Belediyesinden yapılan açıklamaya göre sadece bu bölgede değil şehrin diğer bölgelerinde de KALDIRIMLAR masa, sandalye ve yaya geçişini engelleyecek unsurlardan arındırılacakmış!

Bana göre bu denetime hiç ara vermeden Atatürk Caddesi ve Işıklar Caddesi’ne doğru yönün evrilmesi şart. Hale hele kaldırımda İŞGALİYE hikayesi ile kiraya verilen yeme içme üniteleri derhal kaldırılmalı!

Lakin, bana gelen fotoğraflara baktığım zaman ekiplerin arkasını döndükten sonra denetim yapılan yolda ESKİ HAMAM ESKİ TAS görüntüsü var veya bana öyle görünüyor.

Nihayetinde Büyükşehir Zabıtası’nın yaptığı çalışma tıpkı Kepez Belediyesi’nin çalışması gibi ÖVGÜYE DEĞER. Ancak aynı duyarlılığı şehrin ana nüvesini oluşturan Muratpaşa Belediyesinden beklemek de en doğal ve acil beklentidir.

Mesele yapılan denetimlerin devamlılığını sağlayabilmekte. Aksi halde filmlerdeki gibi SEYYAR-ZABITA KOVALAMACASI yaşanmış olur. Ne olur denetimi YAPMIŞ gibi YAPMIŞ olmayın!

Sonuç olarak kaldırımlar sadece yayaların kullanımına aittir. Tezgâh açmak, mal yığmak, masa sandalye koymak, araç park etmek cezai işleri gerektiren hallerdir.

Dünya kenti Antalya’nın, medeniyetler ve uygarlıkların gelip geçtiği kentin insanları: Kaldırım kullanımı medeniyet göstergesidir. Gelin hem medeniyetimize hem de KALDIRIMLARA sahip çıkalım.