İhale suretiyle yapılan işlerde, işi üstlenen müteahhit 5510 sayılı Kanun’a göre işveren sayılmaktadır. Ancak ihale yoluyla bir işin yapımını yüklenen müteahhidin, 5510 sayılı Kanun kapsamında işveren sayılabilmesi için; ihale konusu işin yapımı dolayısıyla sigortalı çalıştırması ve bu sigortalıların ihale konusu işte çalıştırılmak üzere işe alınmış olması gerekmektedir.

***

Taahhüt edilen işin, ayrıca sigortalı alınmaksızın müteahhidin mevcut ve aynı mahiyetteki devamlı işyeri sigortalılarıyla yapılması hâlinde; ihale konusu işten dolayı ayrıca bir işverenlik sıfatı doğmadığından, bu iş için ayrı bir işyeri dosyası tescil edilmemektedir.

Yine ihale konusu işin; malzeme satışı, proje çizimi gibi işyerinden bağımsız olmayan nitelikte olması hâlinde de ihale konusu işten dolayı tescili gereken bir işyeri ve işverenlik durumu söz konusu olmayacaktır.

***

İhale Konusu İnşaat İşlerinin Devri

4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu ile 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu uyarınca, ihale sözleşmesiyle bir inşaatın yapımını üstlenen müteahhidin, ihale makamının izni olmaksızın işi başkasına devretmesi mümkün değildir.

***

Bununla birlikte ihale makamları, zaman zaman ihale konusu işi üstlenen müteahhidin işin belirli bir bölümünü yaptıktan sonra, eksik kalan kısmın başka bir müteahhit tarafından tamamlanmasına yönelik anlaşmalara muvafakat edebilmektedir. Bu durumda, eksik kalan işlerin yapılmasına ilişkin düzenlenen sözleşmede teminata da yer verilmektedir.

***

Bu çerçevede; ihale konusu işin eksik kalan kısmının, sonradan düzenlenen sözleşmeye istinaden işi devralan tarafından yapılması ve üstlenilen bu kısım için ayrıca teminat alınması hâlinde; idarenin işin devrine muvafakat ettiğini gösteren yazılı sözleşmenin ibrazı kaydıyla, sözleşmede önceki iş kısımlarından dolayı işi devralanın sorumluluğuna ilişkin hüküm bulunup bulunmadığına bakılmaksızın, işi devralan adına yeni bir işyeri dosyası açılması ve eksik kalan kısımlara ilişkin işlemlerin bu dosya üzerinden yürütülmesi gerekmektedir.

***

İnşaat işlerinde işverenlik statüsünün doğru belirlenmesi; sigorta primi, idari para cezası, asgari işçilik, iş kazası ve meslek hastalığı, hizmet tespiti ile alt işverenlik ilişkilerinden doğabilecek sorumluluklar gibi sosyal güvenlik uygulamalarında yaşanabilecek ihtilafların önlenmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Bu nedenle her inşaat projesi öncesinde, işin yürütülme şekline uygun olarak işyeri bildirimi ve sigortalılık tescilinin doğru ve eksiksiz yapılması gerekmektedir.