Türkiye gün geçtikçe büyüyor.

Büyüdükçe düşmanları tedirgin oluyor.

Dostları dostluk ellerini uzatıyorlar.

Orta Asya'dan Orta Doğu'ya gözler üzerimizde.

Afrika'nın umuduyuz.

Balkanların beklentisi konumundayız. Orta Doğu'da, Avrupa da, Balkanlar'da barış güvercini olduk.

Türk ekonomisi büyüdükçe güçleniyor.

Askeri gücü büyüyor.

Amerika'nın kirlettiği Orta Doğu'yu temizleme işi bize düştü.

Irak, Amerika'nın pisliğinden paçalarını kurtarmak için el uzattı bize...

Suriye sırada.

Mısır biz olmadan bölgede çaresiz kalacağını biliyor.

Ürdün, Filistin sıkıntısını bizim bitireceğimizi umuyor.

Lübnan'ın gözü bizde.

Kurtarıcı gözüyle bakıyor.

Irak parçalanmış hâli ile askeri gücünün yetersizliğinin farkında.

Suriye, Rusya'dan umduğunu bulamadı.

Yalnızlığa itildiğini anladı.

Irak'tan sonra Türkiye ile dostluk masasına oturmak için can atıyor.

Esat çaresiz.

Bizsiz olamayacağını fark etti.

Amerika ve Rusya'nın kendisini hiçe saydığını gördü.

Bölgeyi pisliğe boğan ülkenin Amerika olduğunu, Amerika'nın "Kurtarıcı Amerika" olmadığını otuz yıl sonra anladılar.

Irak'tan Suriye'ye... 

Mısır'dan Ürdün'e... 

Somali'den Sudan'a...

Katar'dan Arabistan'a...

Arap Emirliklerinden Yemen'e dek bölgede ne İran'ın...

Ne Amerika'nın...

Ne İngiltere'nin...

Ne İsrail'in kendilerine fayda olamayacağını en acı reçetelerle gördüler.

Öldüler...

Bedel ödediler.

Yaşadılar ve nihayet anladılar.

PKK'nın bundan son derece rahatsız olduğunu...

Amerika ve İsrail ile İngiltere'nin de Türkiye'nin bu büyük gelişmelerinden son derece rahatsız, huzursuz ve tedirgin olduğunu tüm bölge ülkeleri biliyor.

Ve kendilerini ancak Türkiye ile işbirliğinin kurtaracağını nihayet anladılar.

Her ne kadar içlerinde batılıların ve Siyonistlerin beslenmelerinin karşı çıkışları olsa da halk Türkiye'yi yanlarında görmek istiyor.

Bu gelişmeler ile devleşen bir Türkiye'nin bölgede her sahada güçlendiğini görmeli ve bilmeliyiz.

Barbar Batı, büyük ve asil milletin varlığını hissetmeye başladı.