Bir süre önce Antalya Fuarcılık A.Ş. (ANFAŞ) ile ilgili bir yazıyı kaleme almıştım. Geçmişte kamu ortaklığı ile kurulan ANFAŞ bu özelliğini kaybederken FOLLOŞ olmuştu.
Ben bu FOLLOŞ kelimesini kullanırken argo halini değil sözlükte geçen halini yazmıştım. Amma bazı aklı evveller işine gelmediği için anlamamış veya anlamak istememiş(ler)!
Her şeye rağmen bugün bir kez daha bu FOLLOŞ kelimesinin anlamını anlatayım da yürekleri ferahlasın. Belki ikinci baskı olunca anlarlar. Bazı insanlara çift dikiş gerekiyor.
Evet; FOLLOŞ dilimize İspanyolcadan girmiş. Türkçe’de ‘YIPRANMIŞ, DAĞILMIŞ, ASIL BİÇİMİNİ KAYBETMİŞ’ şeyler için kullanılıyor. Büyük harfle yazınca anlar belki ilgileri! Hani kalkıp ‘BANA HAKARET ETTİLER’ falan diye açıklama göndermezler yine inşallah.
Kamu yararı yani Antalya için kurulan ancak kamu ortaklığı, kamu yararı ve Antalya’ya yararından çok hisse çoğunluğunu eline geçiren 3-5 kişiye hizmet eder hale gelmiş ANFAŞ. Bir bakıma FOLLOŞ olmuş veya bu hale getirilmiş.
Kamuoyunda son dönemde adından sıkça YOLSUZLUK-USULSÜZLÜK ile anılan ANFAŞ’ın 100 yaşına kadar yaşama iddiasındaki en büyük hissedarı olan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Bıdı, dün basın toplantısı düzenlemiş.
Başkan Bıdı, resmen laf kalabalığı ile BIDI BIDI yaparak tüm suçlamaları reddetmiş, yalanlamış, inkâr etmiş. ANFAŞ’ı sütten çıkmış ak kaşık, kendisini de evliya gibi göstermiş!
Bıdı, “ANFAŞ sürekli denetim altında, paramı cebimden ödedim” demiş. Ardından da eklemiş, “ANFAŞ’ın her adımı denetleniyor. Ticaret Bakanlığı’ndan müfettişler geldi. Savcılığa dosya gitti. 30 bin sayfa evrak imzaladım. Bu kadar uzun süreli denetim yapılan başka bir yer yok” diye.

İlahi Ali Bey! Madem cebinden ödeme yapıyorsun niye bu kadar uz un süreli incelemeden gocunuyorsun? Müfettiş bu. İşini yapacak, yapmışta. Gerekli görmüş ki dosyayı savcılığa göndermiş. Demek ki ne ANFAŞ ak kaşık ne sen yani yönetimin de evliya değilmiş.
ANFAŞ yönetimine 2015 yılında geldiğini anlatan Bıdı, ağzındaki baklayı ise, “binanın ruhsatı yoktu, sigorta primleri yatmamıştı” demiş. Demek ki neymiş ANFAŞ binası RUH-SAT-SIZ-MIŞŞŞŞ!
Bu kadar mı Bıdı’nın dilinin altındaki bakla? Olur mu. “Fuar alanını 20 binden 40 bin metrekareye çıkardık, bunun için 8 milyon Euro kredi aldık. Krediyi ödemekte zorlanınca cebimden ödedim, sonra geri aldım. Eğer o parayı altına yatırsaydım birkaç ANFAŞ arazisi alırdım” demiş.
Bıdı, hisselerini aldığı günkü fiyatı dövize çevirerek bugün yüzde 50 fazlasını verene devretmeye hazır olduğunu ifade ederken, “Benim kendi şirketim de var. Firmamı son 8 yıldır ikinci plana attım. Almanya’ya işçi olarak gittim. Fakir doğdum, fakir ölmeyeceğim dedim” sözleri ile sanırım ANFAŞ’ta hisse toplamasını zengin olmak için yaptığını ikrar etmiş.
Ali Bıdı, genel kurulun ertelenmesini ve sermaye artırımının engellenmesini 30 yıldır ANFAŞ’ın muhasebeciliğini yapan Süleyman Çiten ile Kurucu Başkan Sadık Badak’ın istediğini ile sürmüş.
Genel kurul toplantısı yaptık. Genel kurulda ortaklarımızdan 30 yıl mali müşavirimiz olan Süleyman Çevik, kardeşim ve Sadık Badak, kapı kapı ortakları dolaşıyorlar, kamu kurum ve kuruluşlarını sermaye artırımına katılmayın diyorlar. Bunlar belgeli. 17 Ekim’de genel kurul yapacağız. Ortaklara soracağız, onaylayanlara onaylamayanlara eyvallah diyeceğiz” ifadelerine yer verdi.
Yönetim Kurulu Üyesi Ziya Özden Tezgel ise hakkında çıkan iddialara İNKAR etmiş! Tezgel, “Bir çalışanımın hatası sonucu kredi kartımdan harcama yapıldı. Faiziyle birlikte ödedim. Ailem ve itibarım var, bu tarz işlere kalkışmam” diyerek işin içinden sıyrılmaya çalışmış.
Yahu ZİYA EFENDİ, atma kardeşim. Hadi konuyu bilmeyenleri inandırabilirsin amma beni nasıl inandıracaksın. Bana gönderttiğiniz kredi kartlarının görüntüleri, banka ile yaptığınız ödeminin dekontu da ortada.
Peki o zaman sen önce şu soruların cevabını ver; “Alışverişi nereden yaptın? Neyi ne için hangi tarihte aldın? Niye 3 taksit seçeneği kullandın? Hadi birincisi hata idi ikincisi nasıl oldu? Bu ne zaman fark edildi? Geri ödeme hangi tarihte yapıldı? Yüzde kaç faiz uygulandı.”
Hoş sen bunların cevabını vermek yerine GÜZEL GÜNLER filmindeki ZİYA gibi bize hikaye anlatırsın. Zaten basın toplantısında da HİKAYE anlatmışsın ZİYA!
Velhasıl; ANFAŞ’ı anlattığım çerçevede bir kez daha gözden geçirince FOLLOŞ olduğuna kanaat getirdim. Madem yapılanları İNKAR ettiniz bari FOLLOŞ’u kabul edin yeterli!