Ahmet bey! Efendim hanımınızla üç yıldır evlisiniz. Nasıl birbirinizle anlaşabiliyor musunuz? Mutlu musunuz? “Teşekkür ederim. Mutlu olmaz mıyım hiç. Hanımla ben aynı düşünceleri paylaşıyoruz. Mesela o bana hiç karışmaz.
***
Ben de ona hiç karışmam. Mesela Bayram hariç hiçbir namaza kalkmam ve gitmem. Hanım da bana: ‘Arkadaş sen nasıl Müslümansın? Hiç olmazsa Cumalara gitsene’ demez. Beni zorlamaz.
***
Yemekten evvel ve arkasından ellerimi yıkamam, hemen sigaramı yakarım. Hanım bana karışmaz. Ben de onun kılık kıyafetine, ne kadar kısa giymiş, vücudunu ne kadar göstermiş hiç karışmam.
***
Haberim olmasa bile düğün davetlerine katılmasına, başka bir erkekle dans etmesine, hangi gece partisine kimlerle gittiğine karışmam. Benim de olur öyle hallerim. Kısacası biz özgür ve medeni bir aileyiz. Günümüzü gün etmek prensibimizdir”.
***
Veli bey! Sizin evde durumunuz nasıldır? “Konuşma fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederim. Ben de mutluyum. Zira hanım her Perşembe çamaşırlarımı yıkar. Ertesi gün Cuma’dır ve temiz elbise ile evden çıkarım fakat namaz kılmam.
***
Hanım bu halimi bildiği halde seslenmez. Yazın hanım tek başına plajlara gider. İstediği şekilde tatilini yapar. Belki arada sırada domuz eti de yeriz, ondan mı bilmiyorum. Hiç karışmam, kıskanmam.
***
Hatta benim de bayan arkadaşlarım vardır. Onları eve kendi arabamla getiririm. Kırk yıllık dost gibi hanımla sohbet ederler. Ben yine onları evlerine bırakırım. Hanım sağ olsun benim keyfimi ve onlarla muhabbetimi hiç bozmaz.
***
Beyimin başka kadınlarla şöyle böyle hareketleri var diyerek anne babasına koşmaz. Hiçbir zaman küsmez. Böyle medeni, böyle hoşgörülü, böyle sevecen bir hanımla mutlu olunmaz mı efendim”.
***
İşte size hayatını, çocuklarını, hanımını ve ahiretini düşünmeyen bir tiryakinin görüşleri: ‘Günde içtiğim üç paket sigaradır. Nefesim daralıyor, dizlerim tutmuyor. Belki içtiğim markadandır deyip sigarayı değiştirdim.
***
Bu markaya verdiğim para helal olsun. Çünkü acıdan da zevk almaya başladım. Benim bu zevkimden başkası -bilhassa hanım- rahatsız oluyorsa önemli değil. Eğer ömür kilometresini çabuk dolduruyorsa o da önemli değil.
***
Hayatta en büyük zevkim akşam işten geldikten sonra yemek masasında yemeğimi yerken iki duble rakı almalıyım. Biraz sonra çayım da gelmeli. Sigaramı da telledim mi benden iyisi yok’.
