Yazımın başlığı ve içindekiler yeni değil. 16.06.2021 tarihinde yine bu satırlardan paylaşmıştım. Aradan 4 yılı aşkın zaman geçti. Değişen bir şey var mı? Maalesef yok! Önce gelin o 4 yıl öncesine dayanan yazıya bir göz atalım;
“Antalya’nın yeni çekim merkezi inci gerdanlığı BOĞAÇAYI YAŞAM ALANI. 2018 yılının sonlarında tamamlanarak hizmete açıldı. 100 milyon lira harcanarak gündüzü ayrı gecesi ayrı bir güzellikte olan yaşam alanı oluşturuldu aslında dünya kenti Antalya’da.
Ancak daha projeye ilk kazma vurulduğu günlerde bile bir bardak suda fırtına koparanlar göreve gelince o canım proje bir anda bataklığa dönüştürüldü. Hem de bilerek ve isteyerek.
CHP’li Muhittin Böcek ve ekibinin göreve gelmesiyle Boğaçayı önce kaderine terk edildi, bakımsızlıktan oyun alalarında plastiklerin erimesine göz yumuldu, projedeki peyzajlar çürütüldü.
Suyun yüzeyindeki yosunlaşmanın oluşturduğu çirkin görüntü gelen tepkiler üzerine temizlendi. Sonra her şey normale döndü derken bölge resmen bataklık yapıldı. Bilerek ve kasten.
Altın gerdanlık Boğaçayı adeta sivrisinek yuvası, kente pis koku yayılan bir merkez haline getirildi. Sırf, inatları yüzünden. Baktılar tepki artıyor iş kötüye gidiyor bu pislikte kendileri de boğulacak hemen çalışmaya başladılar.
Boğaçayı yüzeyini saran sucul bitkilere ve biriken çöplere yönelik temizlik çalışmasına giriştiler. Caretta ve Ahtapot adını verdikleri iki makine hem yüzeyde hem dipte temizlik yaptılar ve halende yapıyorlar.
Kötü mü oldu? Kocaman bir hayır. Çünkü bu bakımlar zamanında yapılsa böyle bir sorun ortaya çıkmayacaktı. Ama sorun yaratmak için ne gerekiyorsa onu yaptılar.
Peki, sonra ne oldu? Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkan Başdanışmanı Cem Oğuz, yine bildik muhalefet tavırları ile lafı eveleyip geveleyip Boğaçayı Projesi’nin yapılış hatasına getirdi. Sırf laf ebeliği başka bir şey değil.
Temizlik için aldırdığı makineleri ekstra masraf olarak niteleyen CHP’li eski Büyükşehir Meclis Üyesi Recep Tokgöz sosyal medyadan tepki gösterdi. Yıllarca oda başkanlığı yapan Oğuz’u yapması gereken işlemi yapmamakla eleştirdi.
Doğru veya yanlış bilemem. Ama Başdanışman Cem Oğuz’un baştan beri karşı çıktığı proje kucağında olmasına rağmen bir tek bilimsel çalışma yapmaması da düşündürücü.
Benim bildiğim bir şey daha var. Bu ise, Boğaçayı sırf karşı oldukları için orayı bataklığa çevirenlerin o bataklıkta boğulacaklarıdır.”
Peki bundan sonra ne oldu? Büyükşehir Belediyesi bünyesinde IŞILTILI HAYATLAR peşinde koşanlar tarafından BOĞAÇAYI BİLİM KURULU oluşturuldu. İyi de oldu.
Lakin değişen bir şey olmadı. Değişen tek şey, MAVİ AHTAPOT olan teknenin adının MAVİ YENGEÇ olarak değiştirilmesi...
Neyse. Bu kurul, yanlış hatırlamıyorsam 2020 veya 2021 yılında akademisyenler, meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve alanında uzman kişilerden oluşan isimlerden oluştu.
Boğaçayı’nın sorunları, çözümü ve geleceği ile ilgili konuları yerinde inceledi. Kurulun önerileri doğrultusunda, Boğaçayı’ndan her gün 6 ila 8 ton sucul bitki temizliği yapıldığı açıklandı.
Kesilen otlar, iş makineleriyle karaya alındı; kimyasal madde kullanmadan, doğal yapıya zarar vermeden çalışmalar sürdürüldü. Bu sayede Boğaçayı’nın ekolojik dengesi korundu. Bunu ben değil onlar açıkladı.
Sonrasında ise kuşlar, balıklar ve bitkiler için daha sağlıklı bir yaşam alanı oluşturulduğu ifade edildi. Göçmen kuşlardan yerleşik türlere kadar 220 kuş türüne ev sahipliği yaptı Boğaçayı!
Buraya kadar yapılan çalışmalar “Bakarsan bağ bakmazsan dağ olur” atasözünü hatırlattı bana. Demek ki bir tesis yapıldığı gibi kaderine terk edilirse sorunlar yaşanır, bakımı devam edince de yaşam alanı halini sürdürürmüş.
Yapılan iyi çalışmaları takdir etmemek mümkün değil. Ancak benim bu noktada anlamadığım, 16 kişiden oluşan BOĞAÇAYI BİLİM KURULU’NUN bunca yıldır kalıcı bir çözüm üretememesi!
Yahu bir kurul niye kurulur? Allah aşkına madem geçmişte yapılan bu işler şimdi de aynen devam edecekti, bunun için BİLİM KURULU’NA gerek var mıydı? Lütfen biri bana bunu açıklasın.
Yoksa toplanıp toplanıp HAVANDA SU DÖVÜLECEK ve geçmiş KÖTÜLENECEKSE vallahi BOĞAÇAYI’NDA BOĞULURSUNUZ! Haberiniz ola.
