Algısıyla, çalgısıyla, yalanıyla, dolanıyla bir seçim kampanyasının daha sonuna geldik. Kimi zaman eğlendik, kimi zaman düşündük, kimi zaman da güldük.

***

Özellikle bazı adayların kampanyalarını belki yıllarca hafızalarımızda diri tutacağız. Bir oy uğruna kılıktan kılığa girenleri, bukelamunların renk değiştirdiği gibi şeklini değiştirenleri elbette belirli bir müddet unutmasak da bir süre sonra unutacağız.

***

Ancak unutmayacağımız en önemli durum ise fikrini ve ideolojisini satanlar olacak. Üç kuruşluk menfaat veya şahsi ikbalini düşünerek yıllarca emek verdikleri davalarını satanlar tarihin sayfalarında yerlerini elbet alacak.

***

Bu satıcıları bazı yerlerde aday olarak bazı yerlerde ise adayların yancısı olarak gördük. Belki kısa günün kârı diyerek böyle bir duruma tevessül etmiş olabilirler ancak atalarımız ne güzel söylemiş "Taş yerinde ağırdır " diye...

***

 “Kim kazanacak, kim kaybedecek?” sorusuna en başta elbette verilecek olan cevap bu dönemin satıcıları olacak. Çünkü her ne kadar yerel bir seçim olarak algılansa da bu seçim 14 Mayıs seçimleri kadar hatta daha da önemli.

***

Çünkü o tarihte hezimete uğrayanlar şimdi rövanşı alabilmek için tüm tuşlara basıyorlar. Bilbaordlardaki korku pompalayan ideolojik söylemler belki bunun en basit göstergesi olabilir ama en tehlikelisi ise hainlerle yapılan işbirliği.

***

Utanmadan, sıkılmadan gittikleri her yerde farklı söylemlerle bu işbirliğini inkar etseler de Kandil’deki kansızların dümen suyuna girdiklerini bu millet çok iyi biliyor.

***

Hem öyle bahsedilen üç beş ilde değil, ülkenin tamamında bu kirli ilişki kuruldu ve o yelkenlinin dümenini beraber çekiyorlar. Bakmayın şimdi emekli, ev hanımı veya öğrenciler üzerinden yaptıkları algılara. Her seçim döneminde böyledir bunlar ama bu defa yüzsüzlükleri tam ele aldılar.

***

İşte önümüzde tarihi bir fırsat var. Yarın kurulacak olan sandıklar. O sandıklarda şimdiye kadar söylenen yalanları, algıları ve üç kuruşluk dünya menfaatlerini bir kenara bırakacağız ve hainlerle iş birliği yapanların kirli oyunlarını vereceğimiz oylarla bozacağız.

***

Eğer biz millet olarak bunu başaramazsak önümüzdeki süreçte hepimizi çok zor ve karanlık günler bekler. Seçimlerin tam bir demokrasi şöleni içerisinde geçmesi en büyük temennimiz ama özellikle kirli ittifakçılar kaybettiklerini anladıkları zaman sokakları karıştırma tuşuna bakabilirler.

***

O yüzden suhulet içerisinde vakur duruşu bozmadan ellerini ovuşturmaya çalışanlara fırsat vermeyelim, olur mu?