Seksenli yıllarda idi, bin dokuz yüz. Antalya Müsellim Camii’nde öğle veya ikindi namazına abdest almak için ceketimi çıkardım. Şadırvanda hemen yan tarafımda bulunan demir parmaklıklara asıverdim.

***

Abdestimi aldım, kafamı döndürüp bir de baktım ki ceket yok. Türk filminden bir sahne gibiydi ama gerçek olmuştu. O bölgeye bakan Necati Bey vardır, kendisine sordum ama maalesef görmemişti.

***

Ceketi yeni almıştım ve cebinde nüfus cüzdanı, para ve bazı önemli notlarım vardı. Doğal olarak da üzüldüm. İşte maddi kimliğini kaybeden insan bile bu kadar üzülüyor.

***

Peki maddi kimlikle kıyas edilemeyecek derecede önemli olan İslami kimliğini kaybeden, muhafaza edemeyen insanın üzülmesi gerekmez mi? Heyhat bu kimliği muhafaza edemeyen ve İslami bilgilerden de mahrum olan insanın halini varın siz düşünün.

***

Gençlik nedir? Cenab-ı Hakk’ın insanoğluna dünyada bir defaya mahsus ikram ettiği çok kıymetli bir zaman dilimi. Fakat insan bu nimetin kıymeti bilmeyip har vurup harman savurur.

***

Neticede planlı çalışmayıp, hedefi olmadan, haylazlıkla geçen bir gençlik geçirince istediği hayatı elde edemeden bir ömür geçiyor. Hem istenilen bir iş yok hem de eş. Böyle geçip giden gençlik hiçlik oluyor.

***

Dene ekmeden ekin biçenler yoktur. Fakat yeni tanıştığı, hemen kendince samimi olduğu kimselerden para, mal vb. şeyler isteyip istediği yerine gelmeyince küsüp, kızanlar çoktur.

***

Halbuki o insana hiç iyilik yapmamış, ona hizmeti geçmemiş, güven de vermemiştir. Darılıp tavır koymaya hiç mahal yoktur. Zira almadan vermek sadece Allah-ü Teala’ya mahsustur.

***

Saatine iyi paralar ödeyip çocuğuna yabancı dil dersi aldıran veliler var. Fakat camii imamı çocukları ücretsiz okuttuğu halde çocuğunu gönderip namaz surelerini dahi öğrettirmeyen veliler de var.

***

Çocuklarımızı kuşlar gibi iki kanatlı yetiştirelim. Küçük yaşlardan itibaren dinini, diyanetini, iyi insan olmayı öğrenmelerini sağlayalım. Bu ülkeyi ‘iyi çocuklar’ kurtaracak. Bu ülkenin onlara ihtiyacı var.

Günümüzde şarkıcı, futbolcu ve hatta yarışan atların dedesinin isimlerini bile bilenler var. Diğer yandan da Kur’an-ı Kerim’de ve Hadis-i Şeriflerde ismi geçen Peygamber ve velilerin isimlerini, hayatlarını ve menkıbelerini bilenler var. Onların söz ve davranışlarını hayatına tatbik eden, örnek alanlara ne mutlu!