CHP Genel Merkezi kendi derdine düşmüş. Taşra teşkilatları ise bu boşluğu fırsata çevirmiş. Herkes kendi doğrusunu yaşamaya başlamış. Doğrular yanlış, yanlışlar doğru olmuş!
Hal böyle olunca da CHP'de parti yöneticilerinin taciz, tecavüz ve şantaj skandalları birbirine izlemeye devam etmiş. Öyle çok uzağa değil Kaş ilçesine bakın ne olduğunu anlarsınız. Tabi anlayan veya anlamak isteyen için bu sözüm. Yoksa, kimin eli kimin cebinde belli değil.
Malumunuz, Kaş CHP’de yaşanan skandalı Lider Gazetesi gündeme getirmişti. Hani şu evli ve 2 çocuk babası CHP Kaş İlçe Başkanı M.V.A.’nın hemşire sevgilisi ile olan ilişkisini.
Şöyle ki, birlikte oldukları sırada gizlice çekip hemşire sevgilisi Ş.A.’ya şantaj nedeniyle 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle M.V.A., Kaş 3. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki yargılanıyor.
Haziran ayında yapılan ilk duruşmada her iki taraf da eteklerindeki taşları mahkeme salonunda döktü. Hem de ne dökmeydi!. Olayın mağduru Ş.A. yaşananları tek tek anlatmıştı.
CHP Kaş İlçe Başkanı olan M.V.A.’nın yüzü bile kızarmazken, “BİZİMKİ PARTTIME İLİŞKİ!” diyerek literatüre yeni bir cümle eklemişti. Güler misin ağlar mısın cinsinden.
Duruşmada, M.V.A.’nın, eski sevgilisine attığı, “Benimle olmazsan bu videoları ailene yollarım, çocuklarınla sinevizyonda izlersin, seni porno yıldızı yapacağım” mesajları gündeme gelmişti.
Nihayetinde mahkeme Ş.A.’nın telefonunun Siber Suçlarla Mücadele Müdürlüğü uzmanları tarafından incelenmesine karar verip 20 Kasım’a ertelenmişti.
M.V.A., işin içinden sıyrılmak için her yolu denemeye devam ediyor. CHP Kaş İlçe Başkanı, bu kez de Türkiye’de emsaline ender rastlanacak bir karar aldırarak eski sevgilisi Ş.A. için UZAKLAŞTIRMA KARARI bile çıkartmış! Ş.A.’nın daha önce aldırdığı uzaklaştırma kararı göz ardı edilerek!
Tabi bu gelişmeler, mide bulandıran gayri ahlaki olaylar maalesef bitmek bilmiyor. Dün SABAH Gazetesi’nde okuduğum haberle bir kez daha şaşkına döndüm.
M.V.A.’nın sürekli itiraz ettiği ve “YOK” dediği YASAK İLİŞKİ VİDEOLARI kısa bir süre önce Ş.A. tarafından Kaş 3. Asliye Ceza Mahkemesi’ne DELİL olarak sunulmuş!
Sanırım o görüntüler mahkemede bir numaralı delil olacaktır. Çünkü PARTTIME İLİŞKİ cümlesinin bir hikaye olduğu da ortaya çıkmış olacaktır.
Tabi o iğrenç görüntüleri mahkeme heyeti izlerken neler düşünür bilemem. Lakin M.V.A.’yı koruyup kollayanların kendilerini bir kez daha sorgulaması kaçınılmaz olacaktır.
Benim CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve ekibine naçizane tavsiyem, “Bu mağdur kadını karşınıza alıp elindeki görüntüleri içiniz elveriyorsa izleyin ve gereğini yapın” olacak.
Velhasıl velkelam. CHP’deki durum, “İçiyorlar sarhoş olmuyorlar. Çalıyorlar hırsız olmuyorlar. Taciz ediyorlar sapık olmuyorlar. Öldürüyorlar katil olmuyorlar. Suç hafifse İzmir marşı söylüyorlar. Suç ağırsa Atatürk maskesi takıyorlar. Eğer durum vahimse soluğu Anıtkabir’de alıyorlar” gibisinden...
Yazık hem de çok yazık. Yahu şu anlattığım olayla ilgili daha neyi bekliyorsunuz arkadaş. Allah aşkına bu rezalete bari bir son verin. Verin ki CHP bu kara lekeden kurtulsun.
YANLIŞA YANLIŞ DEMEK GEREKLİ
Geçen hafta Cuma günü Antalya Büyükşehir Belediyesi Eylül ayı devam meclisi vardı. Takip edemedim. Gazetelerden okuduğum kadarıyla ULAŞIM ZAMMI gürültüye getirilmiş.
Antalya’da toplu ulaşım ücretleri yüzde 26 ile 30 arasında arttırılmış. Tam bilet 35 TL’ye, indirimli bilet 33 TL’ye, öğrenci bileti 15 TL’ye yükseltilmiş. Daha önce UKOME tarafından yapılan zam bu kez meclis kararı ile alınması dikkatimi çekti.
Amma asıl benim dikkatimi çeken ise ULAŞIM ZAMMINA CHP ile AK Partili Meclis Üyeleri’nin EVET, MHP’lilerin ise HAYIR oyu vermesi oldu. İşte zurnanın zırt dediği yer burası!
Yahu İstanbul’da bile AK Partili Meclis üyelerinin ZAMMA karşı çıkmalarına karşı Antalya’da nasıl olur de EVET oyu kullanılır? Birinin bunu çıkıp izah etmesi lazım.
Şayet izah edilemiyorsa, AK Parti Antalya’da son günlerde ortaya atılan iddia ve dedikoduların yolunu sonuna kadar açmış olur! İnanın kamuoyu açıklama bekliyor.
Çünkü birileri çıkıp YANLIŞA YANLIŞ DEMELİ!
SIRASI DEĞİLDİ
Antalya’da bazen öyle akıl tutulmaları yaşanıyor ki anlam vermek mümkün değil. Bu akıl tutulması yaşayanların başında Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) geliyor.
Geçtiğimiz günlerde EMLAK RAYİÇ BEDELLERİ konusunda ATSO sınıfta kaldı. İki üye ile temsil edilen ATSO, kararlara itiraz edeceği yerde İTİRAZ çağrısında bulundu.
Bu çağrı bana göre tamamen BECERİKSİZLİĞİN tescili oldu. Olayın üzerinden kısa süre geçmeden bu kez ATSO İspanya gezisi ile gündeme geldi. “Koyun can derdinde iken kasap et derdinde” misali!
Yahu arkadaş, Antalya’da sanayici ekonomik sıkıntı nedeniyle konkordatolar ilan ederken sizin yaptığınız gezi, “Ayranı yok içmeye tahterevalli ile gider ......ya” misali oldu.
Bana göre de bu gezinin hiç ama hiç sırası değildi! Bilmem anlatabildim mi?
