"Umarım bu süreci barış ile taçlandırırız"
DEM eş başkanı Bakırhan böyle açıklama yaptı.
Ve ardından PKK açıklama yapıyor:
"Silahlı mücadele sona erdi"
Demek ki bundan sonra siyasi mücadele başlayacak.
Diyarbakır'da sevinç var.
Kürt kökenli halkımızda sevinç var.
Doğu illerinde sevinç var.
Davullu zurnalı kutlamalar yapılıyor.
Halaylar çekiliyor.
Tüm Türkiye'de derin bir :
"Oh beee"
"Nihayet"
"Çok şükür bitti" diye göğüs dolusu nefes alındı.
Gerçekten öyle mi?
Sevinelim mi?
Bakın DEM eş başkanı Tuncer Bakırhan ne diyor?
"Umarım bu süreci barış ile taçlandırırız"
Ardından PKK ses yükseltiyor:
"Silahlı mücadele sona erdi"
Bu açıklamaları duyunca şüphelenmekte haklıyım.
Sizce haksız mıyım?
Kırk yıldır Mehmetçik öldürüldü.
Kırk yıldır analar öldürüldü.
Kırk yıldır bebekler öldürüldü.
Kırk yıldır masum öğretmenler öldürüldü.
Masum ve silahsız insanlar öldürüldü.
Hâlâ beklentileri var.
İstekleri var.
Şimdilik şu bayram havasını bozmak istemedikleri için içlerindeki beklentilerini ortaya açmıyorlar.
Dünkü yazım da söylemiştim:
"Çıkarın dilinizin altındaki baklayı" diye.
Bakla var.
Dil altında saklıyorlar.
Güvenmiyorum.
"Silahlı mücadele sona erdi" ise sırada TBMM'de de siyasi mücadele başlıyor demektir.
Buna hazır mısınız?
Bakırhan ne diyor:
"Bu süreci barış ile taçlandırırız"
Demek ki neymiş?
Daha mücadele bitmemiş.
Sona ermemiş.
Silahlar bırakılmamış ve bir yerlere istiflenmiş!
Barış süreci işlemez, tıkanırsa silahlar gene ele alınacak demektir.
Yanı, kısaca, gelecek aylarda TBMM'de büyük mücadele başlayacak.
Siyasi çıkarlar değil onların deyimiyle:
"Türkiye demokratikleşme yoluna girmeli"
Yani!
Yani'si şu, hesaplı kitaplı beklentileri var.
"Demokratikleşme" kelimesiyle manevra ve tatbikat yapıyorlar.
Hâlâ o yoldalar.
Mehmetçik nefeslerini kesince tilki misali "ölü takliti" yapıyorlar.
ABD ve İsrail yanı başlarında olduğu sürece istenilen, beklenilen hizaya gelmezler.
Sutre gerisinde hep onlar olur.
Bizde oyalanır dururuz.
Asıl mücadele şimdi başlıyor.
Hazır mısınız?