Her başarı hikâyesinin ardında bir tutku, her markanın ardında bir niyet yatar.
Benim içinse en kıymetlisi, kadınların birbirine alan açtığı, ses olduğu, destek verdiği o görünmez zinciri güçlendirmek. Kadın girişimciliğini yalnızca bir ekonomik gelişim modeli olarak değil; bir dönüşüm, bir dayanışma ve bir ilham kaynağı olarak görüyorum.
Bugün sizlerle paylaşmaktan mutluluk duyduğum Polvere, tam da bu vizyonla örtüşen, zarafetiyle sessiz ama derin bir iz bırakan özel bir marka.
Polvere’yi tanıdığımda yalnızca tasarımlarına değil, ardındaki hayale, emeğe ve kadın dayanışmasına hayran kaldım.
Ve bu bültende sözü, o hayalin sahiplerine bırakıyorum…
Marka Sahibinden:
Polvere: Zarafetin, Yumuşaklığın ve Kadın Işıltısının Simgesi
Polvere, İtalyanca’da “pudra” anlamına geliyor.
Bizim içinse bu kelime; zarafetin, yumuşaklığın ve her kadının içindeki o narin ama güçlü ışıltının simgesi. Çünkü Polvere yalnızca bir marka değil; hayal kuran, üreten ve birlikte büyüyen kadınların yarattığı bir dünya.
İki kadın girişimci olarak çıktık bu yola. Kurduğumuz hayal netti: Zarif, güçlü ve ilham veren kadınları giydirmek… Ama sadece kıyafetle değil; duygu, emek ve bir parça hayal ile.
Her tasarımımızın ardında sadece bir kumaş değil; bir hissiyat, bir niyet var. Kimi zaman bir sabah uyanışındaki huzur, kimi zaman bir gecenin sessiz ama ışıltılı duruşu…
Biz, Polvere olarak kadınların kendilerini özel hissettikleri o anlara eşlik etmek istiyoruz. Çünkü inanıyoruz ki, Polvere kadını sadece giyinmez. Anı yaşar. Duruşuyla konuşur. Zarafetiyle hatırlanır.
Tasarım çizgilerimizde sadelik ön planda. Ama asla sıradan değil. Biz minimalizmi bir tarz olarak değil, bir yaşam biçimi olarak benimsiyoruz. Her detayı özenle düşünülmüş koleksiyonlarımızda amaç; kadınların kendi içlerindeki parıltıyı hissetmeleri, yansıtmaları.
Polvere’nin en özel yanlarından biri de yaptığımız işbirlikleri. Bizim için bu işbirlikleri yalnızca bir pazarlama stratejisi değil; aynı dili konuşan, benzer tutkuları taşıyan kadınlarla kurulan bağlar.
Her projede aynı heyecanı hissediyoruz: Kadınlar birbirini tanımasa bile, kalpten kalbe bir bağ kurabilir.
Polvere, kadın emeğini, zarafeti ve düş gücünü bir araya getiriyor. Ve biz, bu markanın sadece bir giyim markası değil; kadınlar arasında görünmeyen bir kardeşlik bağı olduğunu biliyoruz.