Bursa Fuar Merkezi’nde kapılarını açan fuar, Makine İmalatçıları Birliği (MİB) ve BTSO iştiraki KFA Fuarcılık A.Ş. iş birliğiyle organize edildi.
Fuarda 120 firma, 30 bin metrekarelik alanda son teknoloji ürünlerini görücüye çıkardı.
Üniversite ve meslek lisesi öğrencilerinin de bulunduğu salonlarda sektörün geleceğine dair derin düşüncelere dalmak mümkündü…
Yapay zekâ, sensör teknolojisi, malzemedeki değişimler ve robotikteki ilerlemeler hemen her iş kolunda insan emeğine duyulan ihtiyacı azaltırken genç ve dinamik nüfusundan güç alan ülkemiz, tüm sektörler gibi makinede de çok boyutlu bir dönüşümün eşiğinde…
Türkler olarak teknoloji tarihimizin son üç asırlık klasik vasatı; yeni olanı ıskalama ve yakalama telaşıyla umutsuzluk patinajının ötesine geçtiğimizi söylemek nispetenmümkün.
Fakat yine de küresel gerçekliği yadsımadan önümüzdeki yolun uzun ve vaktimizin az olduğunu görmeliyiz.
Peki, ne durumdayız?
***
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay,fuarın açılış töreninde dikkat çeken bilgiler paylaştı:
“Türkiye makine sektörü 57 bin girişimcisi ve 28 milyar dolarlık ihracatı ile Türkiye’nin lokomotifi durumunda. Ancak bunun yanında sektörde 45 milyar dolar ithalat yapıyoruz. İthal edilen makinelerin yüzde 70’i ise ülkemizde üretimi yapılan makineler.”
Başkan Burkay’ın paylaştığı veriden ülke içerisinde yerli malı makinelerin tercihini artırmaya ihtiyacımız olduğunu anlıyoruz.
***
Türk makine sektörünün genel manzarasını ise Makina İmalatçıları Birliği (MİB) Yönetim Kurulu Başkanı Fatih İğrek’in açıklamalarında görüyoruz:
“Yıllık makine üretimimiz 60 milyar doların üzerinde. 2024 ihracatımız 28 milyar dolar. 2002 yılına göre 14 kat artış sağladık.”
İğrek’in beyanlarına göre Türkiye, makine ihracatı dünya sıralamasında 13’üncü, Avrupa’da ise 4’üncü.
Sektörün yerlilik oranı yüzde 70’lerde, ihracatta kilogram fiyatı 6,2 dolar ve sektörün toplam istihdamı 550 bin seviyesinde…
İğrek, sektörün içinden geçtiği süreci şöyle yorumladı:
“Dünya çok zor bir dönemden geçiyor. Küresel talep daralıyor, Avrupa’da ekonomik yavaşlama ve belirsizlik mevcut. Çin ve Güney Asya’nın agresif fiyat rekabeti tüm pazarları zorluyor. Finansman maliyeti yüksek, kurların yatay seyri ihracat baskısını artırıyor.”
Global ölçekteki zorluklara rağmen Türk makine sektörünün gücüne vurgu yapan İğrek, “Türk makine sektörü en dayanıklı, en hızlı uyum sağlayan sanayi yapılarından biri. Krizlerden güçlenerek çıkmakla ilgili anahtarları olan bir sektörüz” dedi.
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’dan mülhem “Biz fabrika üreten fabrikalarız” diyen İğrek, şunları söyledi:
“Makine, Türkiye’nin en stratejik alanlarından biri. Son dönemde HAMLE, HiT-30, YTAK gibi tarihin en geniş kapsamlı yatırım teşvik programları devreye alınıyor. Kamu alımlarında yerli makine avantajı sağlanıyor, AB eko-tasarım ve yeşil dönüşüm destekleri mevcut. Tüm bu politikaları makine üretiminde bir üst lige çıkmamızı sağlayacak önemli adımlar olarak görüyoruz.”
Sektörün geleceğine ilişkin değerlendirmelerde bulunan MİB Başkanı Fatih İğrek, şu ifadeleri kullandı:
“Artık sadece fiyatla rekabet dönemi bitmiştir. Hedefimiz daha ucuza üretmek değil, verimli ve akılcı üretmek olmalıdır. Küresel rekabette geride kalma lüksümüz yok. Bu dönüşümün içinde olmak zorundayız. Özellikle Ar-Ge’de paradigma değişimine ihtiyacımız var. Gücümüzü bilimle, mühendislikle, eğitimle artıracağız. Sektör vizyon sahibidir, mühendislerimiz yetenekli, girişimcilerimiz cesurdur. Bu nedenle iddiamız nettir: Türkiye makine ve teknoloji üretiminde bölgesel değil, küresel güç olacaktır. MEEXX bu yolda yeni ve kritik bir eşik olacaktır.”
***
MEEXX’in Bursa’da düzenlenmesi, elbette tesadüfi değil.
Ülke genelinde olduğu kadar Bursa özelinde de makinenin sektörel çeşitlilik anlamında kentimiz zenginliklerinden biri olduğunu vurgulamalıyız.
Bursa’nın ihracatçı kent kimliğine katkı sunan başat sektörlerinden biri olduğu rakamlara yansıyor. Aynı zamanda istatistikler sektörün şehrimizdeki kapasitesi ve potansiyelini de ortaya koyuyor.
Son yıllarda sektörün gerçekleşen ihracatını boyutlandırdığımızda şöyle bir manzara görüyoruz:
2019 yılında 806,5 milyon dolar, 2020 yılında 686,6 milyon dolar, 2021 yılında 1,1 milyar dolar, 2022 yılında 1,2 milyar dolar, 2023 yılında 1,4 milyar dolar…
Bursa makine sektörünün 2020 yılındaki pandemiden etkilendiğini fakat İğrek’in bahsettiği gibi krizden güçlenerek çıktığını görüyoruz.
Geçen yıl Bursa’nın makine ve aksamları ihracatı, 1 milyar 260 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti…
Bu yıla ilişkin son güncel veri olarak Ocak-Kasım dönemini kapsayan 11 aylık toplamda Bursa, 1,2 milyar dolarlık makine ve aksamları ihracatına erişti.
Geçen yıla kıyasla yaklaşık yüzde 4’lük bir büyüme olsa da 2023’ün gerisinde kaldığı yadsınmamalı…
***
Öte yandan makine sektörünün Bursa ekonomisindeki yerini, sadece ihracat verisiyle değil BTSO tarafından hazırlanan İlk 250 Büyük Firma Araştırması’nda da görmek mümkün…
Yakın zamanda açıklanan 2024 yılı araştırmasına göre Bursa’da İlk 250 arasında 10 büyük makine ve teçhizat firması bulunuyor. 2023 yılında bu sayı 12 idi.
Bu 10 firmanın yıllık toplam net satışları 28,1 milyar liradan fazla… Kar toplamı 1,1 milyar liradan fazla… İhracat rakamları 440 milyon dolar… İstihdamları 4 bin 800 civarında…
Mezkûr araştırmadan hareketle baktığımızda 2023 yılında 2022 yılına göre yüzde 30,7 oranında net satış artıran makine sektörü firmalarının 2024 yılında 2023’e kıyasla yüzde 2’lik bir kayıp yaşadığı görünüyor.
Makine firmalarının karlılığında da 2023’te 2022’ye göre yüzde 13,2 dolaylarında olan gerilemenin 2024 yılında 2023 senesine kıyasla yüzde 42,9 düzeyinde düştüğü anlaşılıyor.
Peki, bunun dışında makinenin Bursa ekonomisindeki yerini gösteren başka hangi veri var?
Bursa Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü’nün 2024 yılı verilerine göre Bursa’daki OSB’lerde toplam 2 bin 365 firma var. Bunlar, toplamda 218 bin 563 kişiyi istihdam ediyor.
OSB’lerde makine sektöründeki firma sayısı 164 ve bunların toplam istihdamı 14 bin 246.
Yukarıda İlk 250 araştırmasını kaynak göstererek listeye giren 10 firmanın toplam istihdamının 4 bin 800 civarında olduğunu ifade etmiştik. Bu noktada sektördeki her üç istihdamdan birini ilk 250 içerisindeki 10 firmadan birinin yaptığı söylenebilir.
Hangi firmalar onlar?
Bosch Rexroth, Durmazlar, Ermaksan, Pakkens, N.B.R., Şahterm, Sayger, HKS Has Asansör… (İki firmanın ismi gizli…)
Öte yandan Bursa genelinde 57 bin 80 işletme arasında makine sektöründekilerin sayısı 2 bin 729, bu haliyle de sektörün tüm işletmeler içerisindeki payı yüzde 4,78…
***
Türkiye genelinde sektörün 2030 stratejisinde üç sayısal hedef bulunuyor:
Birincisi genel imalat sanayi üretimi içerisindeki payını yüzde 15’e yükseltmek. İkincisi ülke toplam ihracatında payını yüzde 15’e çıkarmak.Üçüncüsü ise KG başına ihracat birim fiyatını 15 dolara ulaştırmak.
Bursa, bu hedeflerin neresinde?
Aslında hedeflerin sürükleyici güçlerinden biri olması gereken kentlerin başında geliyor ama Bursa’da sektörde bilindik firmalar başta olmak üzere bazılarının ellerindeki gücü, kullanmak şöyle dursun pek de umursamadıkları görülüyor.
Dev sermaye ve marka birikimleri, kişisel zafiyetlerin esiri olmuş gün be gün eriyor. Belki uyuma eğilimindeki bu firmalara da sihirli bir dokunuş gerekiyor!
Üretmek ve ihraç etmekten yana durmayanlara saygıyla…