Siz hiç evine benzin döküp ateşe verdikten sonra çoluk çocuğu ile birlikte zevkle seyredeni gördünüz mü? Şahsen ben buna şahit oldum. Adam gıcır gıcır parasını tütün denilen ince bir kağıda sarılmış bir ota veriyor.
***
Onu ateşleyerek dumanını ciğerlerine dolduruyor. O ağzından, burnundan çıkan zehirli dumanlarla adeta kendi parasıyla kendisini, ciğerlerini, iç organlarını mahvedip yakarken sanki çıksın diye iman ve maneviyatını tütsülerken çoluk çocuğu hiçbir şey yokmuş gibi bu yangını seyrediyorlardı.
***
Adam keyifli keyifli parasıyla kendisini, sağlığını tedrici olarak yaktığı, an be an ölüme doğru yaklaştığı halde çoluk çocuğunun onu kurtarmak için hiçbir çaba sarf etmediğini hayretle gördüm.
***
Akıllı odur ki bu gayri meşru ve makul olmayan zevkin ilerde damar tıkanıklığı, akciğer ve gırtlak kanseri yaptığını hesaba katarak sigara yılanını daha fazla zehirlenmeden hemen terk et!
***
Birisi kör şeytanın ve şeytanlaşmış insanların hatırı için soyunuyor. Açılıp saçılıyor ve utanmadan ‘sanat için soyundum’ diyor. Diğeri de sırf Allah-ü Teala’nın (cc) emri olduğu için ve fıtratının -yaratılışının- icabı örtünüyor.
***
Örtünmek güzel bir şey. Hz. Allah’ın doksan dokuz isminden birisi de ‘settar’dır. Kullarının günahlarının üzerine perde çeker, ayıplarını örter. Ama kul haddini bilmez, bile bile hayasızca günaha devam ederse o zaman Rabbinin gazabına uğrar. Ve mahşer günü tüm insanlığın gözü önünde önce rezil ve rüsvay eder, sonra da cezalandırır.
***
Lakin nefsini bilip Rabbini ve Resul’ünü tanıyan; din kardeşlerinin hatasının örtüp gıybet etmeyenlerden razı olup onların günah ve hatalarını örten, ahirette de layık olduğu makama yerleştirir.
***
Osmanlı devrinde tesettürde gevşek davranıp hata edene hemen din kardeşleri tarafından ikaz gelirdi: ‘Edep ya hu’! Bu söz aklı ve şuuru olana kurşun gibi tesir edip düzeltme yoluna giderdi. Şimdi aynı ikaz yapıldığı zaman ‘benim özel hayatıma kimse karışamaz’ deniyor.
***
Bakın ecdadımız Osmanlı’yı Napolyon Bonapart nasıl anlatıyor. ‘İnsanları yükselten iki mühim sıfat vardır. Biri erkeklerin mert ve cesur olması, ikincisi kadınların namuslu ve iffetli olmasıdır.
***
Dünya milletlerini araştırıp tetkik ettim. Bu iki sıfata sahip olan tek millet gördüm. O da Müslüman Türk milletidir. Erkekleri mert ve cesur, kadınları namuslu ve iffetli olan bir millet; dünyanın en yükse bir milletidir.
***
Evet Napolyon Suriye’de Akka Kalesi önünde büyük kumandan Cezzar Ahmet Paşa’ya yenilmesine ve binlerce askerimizi diri diri yere gömmek gibi bir zulmün mimarı olmasına rağmen milletimizin büyüklüğü karşısında hakkı teslim etmekten geri kalmamıştır.