Bazı şeyleri hayal etmek güzeldir. O hayal müspet ise ve üzerinde azimle çalışılırsa Rabbimizin izni ile muvaffak olunur inşallah. Mesela ecdadımız Osmanlı daha kuruluşundan itibaren bir hedef tayin etmişlerdi; Kızılelma: Viyana Kapıları.
***
Ne işimiz vardı Viyana kapılarında? Öyle bir işimiz vardı ki, kâinat çapında İslam’ın inkişafından itibaren kudurmuşçasına saldıran Avrupalı keferelere yüce Ezan-ı Muhammedi’yi duyurmak ve nasibi olanların hidayetine vesile olmak.
***
İlahi takdir. En kuvvetli ve en muhteşem padişah Kanun-i Sultan Süleyman ve en cesur kumandan Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın gayretlerine rağmen nasip olmadı.
***
Ama Rabbimiz isterse neler olmaz ki? En kuvvetli ordularla giremediğimiz Viyana ve birçok Avrupa şehirlerine işçilerimiz vasıtasıyla girdik.
***
Ve yedi asırdır hayal ettiğimiz tatlı ve güzel hayalimiz Avrupalı kızlarla evlenen gençlerimiz sayesinde gerçek oldu. Güzel ahlaklı işçilerimize hayran olan bazı Avrupalıların Müslüman olması ile Müslüman nüfus arttı.
***
Gerek işçilerimizin gerekse yerli Müslümanların desteği ile Avrupa’nın muhtelif yerlerinde bilhassa Viyana, Almanya, Fransa ve Hollanda gibi asırlar boyu İslam’a saldıranların memleketinde yüce İslam’ın nuru kalplere nüfuz ederek Avrupa İslam’la yüz yüze, diz dize, omuz omuza, el ele, gönül gönüle oldu.
***
Netice olarak asırlar boyu ecdadımızın yaptığı dualar, yapılan ihlaslı çalışmalar meyvelerini verdi. İslam Kültür Merkezleri, camiler, mescitler, İslam Üniversiteleri açıldı.
***
Velhasıl duygu yoğunluğundan ne yazacağımı bilemiyorum.
Son söz ‘Ve hüve ale külli şeyin kadiyr’.
ALLAH İÇİN
‘Senin için ölebilirim’ diye evlendiği hanımı ve kendi rahatı için çalışıp kazanarak modern bir daire yaptıranı çok gördüm. Fakat imkânı olanlara hatırlatıyorum; en büyük velinimetimiz olan anne ve babamıza bakma şansına sahip olan bazıları, onların kendisine yaptığı hizmetleri takdir edip hiç olmazsa onlara iki artı bir ev yaptırsınlar.
***
‘Burada geri kalan ömrünüzü devam ettirin. Elimden geldiği kadar ihtiyaçlarınızı karşılamaya hazırım. Zikrinize, fikrinize, namazınıza devam edin. Dualarınıza muhtacım’ diyen sadık evlatlara az rastladık.
***
Son zamanlarda şu söz çok işitilir oldu: ‘Anneme babama ben bakıyorum. Benim evimde kalıyorlar. Ben elektrik paralarını ödüyorum. Benim sigortamdan istifade ederek sağlık sorunları ile ilgileniyorum’.
***
Anne ‘Onu ben emzirdim’. Baba ‘Ona harçlığı ben verdim. Onu biz adam ettik’ demezler. Çünkü onlar karşılıksız, Allah rızası için baktılar. Ne yaptılarsa Allah için yaptılar.