Araştırmacı Yazar ve İdeolog Hüseyin Anıl Aslan, Türkiye'nin mevcut sorunlarına çözüm olarak geliştirdiği özgün ilkeleri ve yeni toplumsal sistem önerisini kamuoyuna açıkladı. Aslan, "Bu bir ütopya değil, bugünün sorunlarına karşı geliştirilen özgün bir paradigma" diyerek detayları paylaştı.
“Yönetimde Tam Şeffaflık ve Yolsuzluğa Sıfır Tolerans”
Yönetimde şeffaflık ve yolsuzlukla mücadelenin sisteminin temelini oluşturduğunu belirten Araştırmacı Yazar Hüseyin Anıl Aslan, bu konudaki kuralları net bir dille ifade etti:
"Sistemimizin temelinde mutlak şeffaflık var. Devlet başkanı, bakanlar ve vekillerin yaptığı her harcama 7/24 TV ve internetten halk tarafından izlenebilmelidir. Her vatandaş, her yıl mal varlığını internetten herkese açık şekilde beyan eder. Başkan lüks makam aracı kullanamaz, ortalama bir araç kullanır. Kamu malını çalanlar için suça göre uzun yıllar hapis veya ömür boyu hapis cezası getirilmelidir. Yolsuzluğa bulaşan siyasi partiler ise yargı kararıyla derhal kapatılır. Seçimlerde ise oy sayımı internetten canlı yayınlanır."
“Siyasi Gücü Sınırlayan Demokratik Frenler”
Aslan, siyasi gücün tekelleşmesini ve keyfiliği önleyecek somut kurallar önerdiğini vurguladı:
"Demokrasinin sağlıklı işlemesi için güç sınırlanmalıdır. Bu nedenle, iktidar partisi ikinci dönemde %10, üçüncü dönemde %20 ek seçim barajıyla seçime girmelidir ve bu artarak devam eder. Meclis vekilleri ile bakanların yarısı zorunlu olarak kadınlardan oluşur. 12 yaşından itibaren gençler mahalle gençlik meclislerine, yetişkinler ise ilçe halk meclislerine katılarak yönetime dahil olur. Ayrıca hiçbir yargı üyesini başkan, partililer veya meclis seçemez. Hükümet, yıllık olarak verdiği vaatleri yerine getiremezse ‘iflas etmiş’ sayılır ve seçim yenilenir."
“Ekonomik Adalet ve Kapsayıcı Sosyal Devlet”
Ekonomik eşitsizliğe ve temel ihtiyaçlara yönelik çözümlerini sıralayan Hüseyin Anıl Aslan, şu ifadeleri kullandı:
"Ekonomik adalet kırmızı çizgimizdir. Bir ülkede en yüksek kazanç, en düşük kazancın, yani asgari ücretin, yasayla belirlenecek birkaç katını geçemez. Asgari ücret ise açlık sınırının en az 2 katı olmalı ve her zaman temel tüketim maddelerini karşılayacak şekilde hesaplanmalıdır. Kamu maaş farkı en fazla 2 kattır. Kiralar, yeme içme ve giyimde tavan fiyat sınırı olmalıdır. Devlet, evi olmayan her ihtiyaç sahibine, kirası asgari ücretin dörtte birini aşmayacak, hayat boyu kalabileceği evler sunmak zorundadır. Afetzedeye de devlet ücretsiz ev tahsis eder. Çiftçinin satılmayan ürününü devlet satın almakla, çalışamayacak durumdaki hastalara insanca geçinecek yardım vermekle yükümlüdür."
"Eğitim, Sağlık ve İstihdam Garantisi"
Araştırmacı Yazar Hüseyin Anıl Aslan, sosyal devletin en temel görevlerinin eğitim, sağlık ve istihdam olduğunu belirterek ekledi:
"Üniversite mezununa iş garantisi, okumayana ise niteliklerine uygun iş sağlanır. Üniversite sayısı sınırlı tutulur, kalite ve istihdamla uyumlu hale getirilir. İhtiyacı olan üniversite öğrencilerine ücretsiz yurt ve geri ödemesiz kredi verilir. Çocuklu ailelere ücretsiz kreş sağlanır ve tüm ilaçlar ücretsiz verilir. Ev hanımlarına evden yapabilecekleri işler sunulur."
“Adalet Sisteminde Tavizsiz ve Şeffaf Kurallar”
Adalet sisteminde af yetkisinin tamamen kaldırılması gerektiğini söyleyen Aslan, cezai yaptırımları şöyle detaylandırdı:
"Genel ve özel af kesinlikle yasaktır. Ancak düşünce, inanç veya ifade nedeniyle kimse hapis cezası alamaz. Uyuşturucu ve yasa dışı silah satanların cezası ömür boyu hapistir. Kadına şiddette hapis cezası zorunludur. Müteahhitler, yaptığı binada ailesiyle birlikte yaşamak zorundadır. Alkolle araç kullanan, kimseye zarar vermese bile yakalandığında yıllık gelir cezası ve 7 yıl araç yasağı alır; kazaya karışırsa ömür boyu araç yasağı ve hapis cezası alır. Tüm duruşmalar halka açık ve internetten canlı yayınlanır. Ayrıca her bakanlığı denetleyen, o bakanlığa özgü üst mahkemeler olmalıdır."
“Laiklik, Doğa ve Birey Hakları Anayasal Güvencede”
Son olarak devletin temel yapısı, doğa ve birey haklarına dair ilkelerini açıklayan Hüseyin Anıl Aslan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Devlet, dinî inançların düzenlenmesine müdahil olamaz ve hiçbir dini kuruma bütçeden kaynak ayırmaz; bu yapılar kendi gönüllü bağışlarıyla ayakta durur. Ormanlar, nehirler ve hayvanlar anayasal olarak korunur; doğa bir hak öznesi kabul edilir. Genel üretim araçlarında özelleştirme yapılmaz. Devlet, vatandaşın kişisel verilerini mutlak dokunulmaz kabul eder ve kullanılan tüm yapay zekâ algoritmaları şeffaf olmak zorundadır."
Yazarın tüm bu fikirlerine, makalelerine ve kitaplarına yeni açılan resmi web sitesi üzerinden ulaşılabileceği belirtildi.