‘Gizlilik’ olduğu için soruşturmanın selameti adına operasyon içeriğine değinmeyeceğim.
Sadece bu operasyon sonrası Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in açıklamasına mercek tutmak istiyorum.
Bozbey, konuyla alakalı paylaşımında şöyle diyor:
“Geçmiş dönem Nilüfer Belediye Başkanımız Turgay Erdem ve daha önce kendisiyle birlikte görev yapmış belediye bürokratları ifadeye çağrıldıklarında gidebilecek konumdadır.
Kaçma şüphesi bulunmayan, belediye başkanı ve çalışma arkadaşlarının bu şekilde gözaltına alınması, toplumun vicdanını ve adalet duygusunu yaralamaktadır.
Hukukun üstünlüğünü ve kamu vicdanını zedeleyen bu uygulamalara bir an önce son verilmelidir.”
Açıklamada esasa değil usule odaklı bir yaklaşım görüyorsunuz öyle değil mi?
Yani Bozbey’e göre adalet duygusunu ve kamu vicdanını yolsuzluklar değil de gözaltı biçimi zedeliyormuş!
***
Süreç hepinizin malumu…
CHP’nin devrik Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2019 yılında Bozbey’i Büyükşehir adayı olarak sahaya sürmüş, ondan boşalan yere de yıllarca Bozbey’in yardımcılığını yapan Turgay Erdem oturmuştu…
Nilüfer’de ‘biblo konulsa kazanılır’ denilen makama gelen Turgay Erdem’in vazifesi belliydi: 20 yılı temize çekmek!
Fakat Erdem, biblo olmak ve talimat almak istemedi… Bozbey’den aldığı bayrağı, daha yukarılara taşıdı…
Belediye raflarını dolduran alışıldık ‘hatalara’ bu kez kendi çıkarı için yenilerini ekleyerek devam etti.
Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olan Bozbey, Erdem’i hedefe koydu.
Rantsal bölüşüm kardeşliğiözel mesajlarda bile ‘sayın başkan’lı hitaplara dönüştü.
Pamuk iplik koptu! Çok kişi denedi.Kimse arayı bulamadı!Ve nihayet yerel seçim süreci geldi çatı. Bilenen dişe kan değdi!
2019’dan 2024’e kadar Turgay Erdem başkanlığındaki Nilüfer Belediyesi’nin ekmeği ve kaymağıyla semirenler, adaylık sürecinde Bozbey’e yamandı.
Bir takım taşeron sivil yapılar ve oynak kalemler vasıtasıyla Turgay Erdem’in siyasi yolculuğu bitirildi.
Erdem, ‘siyasi ergen’ diyerek işaret etti!
Bu noktada Erdem’in tasfiyesindeki ana aktörün kim olduğunu bilmek için müneccim olmaya gerek yok.
Herkes görüyordur herhalde…
Bir başka açıdan Nilüfer’deki ‘rantsal bölüşüm’ çarpıklığında yalnızca Turgay Erdem’i günah keçisi ilan etmek, bir yönüyle geçmiş dönemleri aklama gayesi taşıyan bir talimatı da açık ediyordu.
Zira Nilüfer’de olup biten çarpıklıkların mazisi 5 yıldan daha uzak geçmişe dayanıyordu.
Geldiğimiz noktada 5 yıla odaklandığı düşünülen sürecin, daha derinlere inmeyeceğini düşünmek veya beklemek safdillik olur.
***
Öte yandan CHP İl Başkanı Nihat Yeşiltaş da konuyla ilgili yaptığı fiyasko niteliğindeki açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“…Turgay Erdem’in gözaltına alınması tek başına siyasi bir operasyon değil, halkın iradesine yapılmış bir sindirme girişimidir…”
Bu absürt beyan sonrası sosyal medyada en çok dillendirilen yorum: Ne siyasi operasyonu! Ne halk iradesi! Herkes biliyor dönen dolapları! Elbette başkaları da var!
Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturmanın suç kapsamı açıklandı:
‘Suç İşlemek Amacıyla Örgüt Kurma, Yönetme ve Suç İşlemek Amacı ile Kurulan Örgüte Üye Olma, Rüşvet ve Suçtan Kaynaklanan Mal Varlığını Aklama.’
İşlenen suçlar ve failleri kent kamuoyunun tüm taraflarınca bilinmekte ve bunun en çok da CHP’liler farkında iken Yeşiltaş’ın ‘siyasi operasyon’ ve ‘halk iradesi’ gibi ezberlerle yaptığı açıklama, Cumhuriyet Halk Partisi’nin nasıl bir düşük profilli siyasete mahkûm edildiğinin resmidir!
Aslında Yeşiltaş’ın endişesinin ne olduğu ve açıklamasının hangi amaca hizmet ettiğini görmek güç değil!
O nedenle tam da bu bağlamda ağustos gündemini hatırlamakta ve şu yazıyı okumakta fayda var: Bozbey’den izaha muhtaç açıklama!
Okumak isteyenler için link: https://www.liderbursa.com/makale/bozbeyden-izaha-muhtac-aciklama/90429
***
Bursalılara saygıyla…