ÇOCUKLARDA KARŞI GELME BOZUKLUĞU

Abone Ol

Karşı gelme bozukluğu (KGB) olan çocuklar genel olarak öfkeli, alıngan, en ufak bir engellenme veya olumsuzlukta aşırı tepki veren, kötü sözler söyleyen, kurallara ve otoriteye tahammül edemeyen, kasıtlı olarak diğerlerini kızdıran çocuklar olarak gözlenir.

Bu davranışlar genellikle ebeveynler veya öğretmenler gibi otorite figürlerine yöneliktir, ancak kardeşlere, sınıf arkadaşlarına veya diğer çocuklara da yansıyabilir (Hawes ve ark., 2023). Karşı Gelme Bozukluğu üç temel alanda duygusal ve davranışsal belirtilerle kendini gösterir (APA, 2022):

Öfkeli/çabuk kızdırılabilir duygu-durum: Sık sık tepesi atar, kontrolsüz öfke nöbetleri yaşar. Alıngandır ve başkaları tarafından kolayca kızdırılabilir. Genellikle öfkelidir, küsüp darılır.

Tartışmacılık/karşı gelme davranışları: Erişkinlerle veya otoriteyi temsil eden kişilerle sık tartışır. Kurallara ve taleplere uymaya sıklıkla direnç gösterir veya bunları reddeder. Kasıtlı biçimde başkalarını kızdıracak davranışlar sergiler. Hataları veya uygunsuz davranışları için başkalarını suçlar.

Kindarlık: Kin tutar veya intikam almaya çalışır (son 6 ayda en az 2 kez).

Normal gelişen çocuk ve ergenlerde de zaman zaman bu tür davranışlar görülebilir. Bu nedenle tanı için belirtilerin sıklığı, şiddeti ve çocuğun yaşına, gelişimsel dönemine ve kültürel bağlamına uygunluğu değerlendirilmelidir.

Tanı için belirtilerden en az 4’ünün 6 aydan uzun süreyle görülmesi gerekir (APA, 2022). Ayrıca çocuğun sadece kardeşlerine böyle davranması tanı için yeterli değildir.

Duygusal ve davranışsal tepkiler genellikle yakın çevredeki erişkinlere yöneliktir ve uzmanla ilk görüşmede gözlemlenmeyebilir. Bu çocuklar çoğunlukla kendilerini kızgın veya uyumsuz olarak tanımlamaz; her koşulda haklı olduklarını düşünürler.

Belirtiler genellikle 8 yaşından önce başlar ve en sık başvuru dönemi, evde ve okulda sorunların daha belirgin hâle geldiği anasınıfı ve 1. sınıftır.

KGB’nin nedenleri, genetik, ailesel ve psikososyal risk faktörlerinin karmaşık etkileşimiyle ilişkilidir. Çocuğun bazı mizaç özellikleri (dürtüsellik, duygusal tepkisellik, düşük engellenme toleransı) bozukluk gelişimi için önemlidir (Aggarwal ve ark., 2022).

{ "vars": { "account": "G-2WKLC3DMKW" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }